En Önemli Yaşlanma Belirtisi: Cilt Kırışıklıkları
Cilt Bakım

En Önemli Yaşlanma Belirtisi: Cilt Kırışıklıkları

Yazar: Bioprof Tarih: Dec 11, 2023

Yaşlılığın en büyük belirtisi olan cilt kırışıklıkları, aslında döngünün normal bir parçasıdır. Cilt kırışıklıkları, güneşin zararlı ışınlarına en fazla maruz kalan yüz, boyun, ellerin arkası ve ön kolların üst kısmında kendini daha fazla belli eder. Cilt kırışıklıklarını önlemek için sıklıkla yaşlanma karşıtı krem kullanılsa da kırışıklıklar ile alakalı daha fazla bilgi edinmek için yazının devamını okuyabilirsiniz.

Cilt Kırışıklığı Nedir?

Kırışıklıklar ya da bir başka deyişle ritidler ciltteki kırışıklıklar, çizgiler ve oluklar olarak kendini belli eder. Zamanla cilt incelir, kurur, cildin kendini yenileme ve onarma süresi uzamaya başlar ve cilt yer çekiminin de etkisi ile aşağıya doğru çekilir. Dolayısıyla bu etkenlerin de doğal bir sonucu olarak kırışıklık, yaşlanma süreci için oldukça olağan bir durumdur.  Bunun yanı sıra, kadınlarda menopoz sürecinde gözlemlenen hormonal değişiklikler de kırışıklık oluşumuna sebep olur. Cildin güneşe ne kadar maruz kaldığı, sigara içilip içilmediği, gün içerisinde sayısız kez tekrarlanan yüz hareketleri kırışıklıkların sayısını ve ciddiyetini belirler. Tüm bu etmenler sonucunda cilt kırışıklıkları özellikle yüz, göz ve ağız çevresinde kendini daha çok belli eder.

Cilt Kırışıklığının Nedenleri Nelerdir?

Cilt kırışıklığına neden olan belli başlı yaygın sebeplerden bahsetmek mümkündür. Bu nedenler, değişken derecelerde kırışıklık oluşumuna neden olur.

Yaşlanma: Yaşın ilerlemesi ile beraber ciltte kırışıklık oluşumuna neden olan birçok değişim gözlemlenir. İlerleyen yaşlarda cilt hücreleri daha yavaş bölünür. Bunun doğal bir sonucu olarak da cildin orta tabakası olan dermis tabakası incelir. Dermal tabakada bulunan ve protein lifleri olan kolajen, cilde esneklik kazandıran bir içeriğe sahiptir. Yaşın ilerlemesi ile kolajen üretimi azalır ve elastinin gevşeyip çözünmesi ile cilt kırışıklıkları oluşur. Yaşlanma ile beraber ciltteki daha derin katmanları oluşturan deri altı dokudaki yağlarda azalma gözlemlenir. Cilt nemi yeteri kadar ememez ve ciltteki nem ihtiyaç duyulan kadar muhafaza edilemez. Dolayısıyla yağ bezleri de daha az sebum yani yağ üretir. Bunun da doğal bir sonucu olarak cilt kurur ve kırışıklık görünümü artar. Kan damarlarının daralması ile birlikte, cilt hücrelerine kan ve oksijen akışı engellenir. Bundan dolayı cildin onarım seviyesi uzamış olur. Yer çekiminin etkisi ile cilt gevşer ve sarkar. Bu sebeple ciltteki çizgiler ve kırışıklıklar belirgin bir hale gelir. Kadınların menopoz dönemine girmesi ile beraber östrojen üretimi ve kolajen %30 azalır.

Gün içerisinde hayatın doğal bir parçası olarak sayısız kez yüz hareketi yaparız. Kaşları çatmak, gülümsemek, gözleri kısmak gibi hareketlerin hepsi, minik yüz kaslarının kasılmasına neden olur. Bu hareketlerin tekrarlanması sonucunda kaslar gevşemez ve kasılmış bir biçimde kalır. Yüz hareketlerinin yer çekimi ile birleşmesi sonucunda ise kırışıklık oluşumuna katkı sağlanır. Sigara içenlerde üst dudaktan dikey olarak uzanan ince çizgiler oluşur. Sürekli kaş çatanlarda gözler arasında derin yarıklar oluşur. Gülme çizgileri ise burnun kenarından ağız köşesine kadar uzanan nazolabial kıvrımlar oluşur. Tekrarlayan diğer tüm yüz hareketleri, ciltte farklı kırışıklıklara neden olur.

Yaşam tarzına bağlı olarak da kırışıklığa neden olan faktörler vardır. Güneşin zararlı ışınlarına maruz kalmak, cildin erken yaşlanmasına neden olur. UV ışınlarına ne kadar maruz kalındığı ve cilt rengine göre güneşin ciltte neden olduğu cilt hasarı değişkenlik gösterir. Cildi koyu olan kişiler, açık tenli olanlara kıyasla radyasyonun etkilerine karşı daha fazla koruma sağlar. Güneşin zararlı ışınları, cildin katanlarına farklı şekillerde etki eder. Dermisteki kolajen lifleri hasar görür ve bu tabakadaki elastin lifleri anormal bir seviyede birikmeye başlar. Elastin liflerinin anormal bir düzeyde birikmesi ile metaloproteinaz adı verilen enzimlerin ciddi düzeyde üretilmesine neden olur. Metaloproteinazlar, kolajen üretilmesine ve dolayısıyla cildin onarılmasını sağlar. Fakat cildin güneşin zararlı ışınlarına maruz kalması sonucunda onarım sürecini engeller ve kolajenin parçalanmasına neden olduğu için güneş izleri denen liflerin oluşmasına neden olur. Kusurlu olan bu yeniden yapılanma sürecinin tekrarlanması sonucunda ise cilt kırışıklıkları oluşur.

Sigara içmek de cilt kırışıklıklarına neden olan bir diğer faktördür. Sigara ciltteki kolajen üretimini azaltır, dolayısıyla ciltte kırışıklık oluşmasına zemin hazırlamış olur. Buna ek olarak kalıtımsal özellikler de yadsınamaz bir etkendir. Bazı genlere kalıtımsal olarak sahip olan kişiler, kırışıklık oluşumuna daha yatkın bir cilt yapısına sahiptir.

Cilt Kırışıklığı Nasıl Önlenir?

Cilt kırışıklıklarını önlemek, bazı adımları izleyerek mümkün olabilir. İlk etapta cilde zarar veren güneş ışınlarından korunmak için cildinizi güneşten korumak ilk adım olmalıdır. Özellikle güneşin en tepede olduğu öğlen saatlerinde güneşe maruz kaldığınız süreyi elinizden geldiğince sınırlamalısınız.

Güneşten korunmak için güneş kremi kullanmaya ek olarak geniş kenarlı şapkalar, uzun kollu kıyafetler ve güneş gözlüğü kullanın. Kullandığınız cilt bakım ürünlerinin en az 15 SPF (güneş koruma faktörü) içermesine özen gösterin. Güneş kremini yeteri kadar kullandığınızdan emin olun ve iki saatte bir tazelemeyi ihmal etmeyin. Geniş spektrumlu güneş koruyucu içeren cilt bakım ürünleri kullanarak hem UVA hem de UVB ışınlarına karşı koruma sağlayabilirsiniz.

Cildin kuru olması, dolgun cilt hücrelerinin büzülmesine neden olur ve dolayısıyla ciltte erken dönemde ince çizgiler ve kırışıklıklar oluşur. Dolayısıyla nemlendirici kullanarak suyu cildinize hapsetmiş ve ciltteki küçük çizgileri ve kırışıklıkları maskelemiş olursunuz. Cildinizde gözle görünür bir fark yaratmak için ürünü birkaç hafta kullanmanız gerekebilir.

Sigara bunun dışında daha birçok sağlık problemine sebep olduğu gibi cilt kırışıklıklarının da sebeplerinden biridir. Uzun yıllar ve çok fazla sigara kullanmış olsanız dahi, sigarayı bıraktıktan sonra cilt tonunuzda ve dokunuzda iyileşme sağlayabilir ve kırışıklıkların önüne geçebilirsiniz. 

Beslenme düzeninize dahil ettiğiniz bazı vitaminler ile cildinizi korumaya yardımcı olabilirsiniz. Bol bol su ve dengeli bir beslenmeyle cildinizde değişimi gözlemleyebilirsiniz.

Ciltteki Kırışıklıklar Nasıl Tedavi Edilir?

Cilt kırışıklıklarını azaltan ve hatta ortadan kaldıran bazı tedaviler vardır:

  • Retinoidler: Düzensiz pigmentasyon, pürüzlü cilt yapısı ve kırışıklık gibi yaşlanma belirtilerinin tedavisinde diğer tüm tıbbi tedavilere kıyasla açık ara en kanıtlanmış ve etkili olan retinoidler, ilk etapta soyulma ve kızarıklıklara neden olabilir. Fakat soyulmalar bittiğinde ciltte iyileşme sağlanır.
  • Alfa-hidroksi Asitler: Meyve asitleri olarak da adlandırılırlar ve glikolik ve laktik asit içerirler. Hafif ve geçici tahrişe neden olsalar da oldukça güvenilirlerdir. Fakat sağladıkları iyileşme diğer yöntemlere kıyasla nispeten incedir.
  • Antioksidanlar: A, C, E vitaminleri ve beta-karoten de bu kategoriye dahildir. Antioksidan içeren ürenler kısmen güneç koruması sağlasa da yine de güneş kremi ile kullanılması gerekir. Cilt kırışıklıklarını hafifçe iyileşmesine katkı sağlar.
  • Nemlendiriciler: Nemlendirici kullanımı geçici olarak kırışıklıkları daha az fark edilir kılar. Nemlendirici reklamlarında ince çizgi görünümü azalttığı ile alakalı söylemler olsa dahi bu çizgileri kalıcı olarak tedavi edemezler.
  • Glikolik Asit Kabukları: İnce kırışıklıkların yoğunluğunda çok eser bir miktarda da olsa fayda sağlayabilirler.
  • Daha Derin Peelingler: Fenol ve trikloroasetik asit içerdikleri için cildin biraz daha derinine nüfuz ederler ve böylece ince çizgilerin tedavisinde daha başarılı sonuçlar verir. Fakat ciltteki kabukların derin olması halinde yara izi ve cilt renginde değişiklik gibi yan etkileri olabilir.
  • Dermabrazyon: İşlemi yapanların profesyonelliği ile doğru orantılı olarak gösterdiği etki değişiklik gösteren bu bir nevi “zımparalama” işleminde yara izi ve cilt renginde kalıcı değişiklikler gibi yan etkiler de görülebilir.
  • Lazer Yüzey Yenileme: Bu işlemle kolajen üretimi teşvik edilir. Doktor gözetiminde yapılan bu işlemde her adımı doktorunuza danışarak ilerlemelisiniz.
  • Estetik Cerrahi: Yüz gerdirme, kaş kaldırma gibi işlemler ciltteki kırışıkları tedavi etmede etkili olabilir.
  • Ultrasyon Tedavisi: Bu yöntemle yüz, boyun ve çenedeki cilt sıkılaştırılmış olur. Ayrıca bu yöntem göğüs bölgesindeki kırışıklıkların tedavisinde de kullanılır.
  • Enjeksiyonlar: Cilde uygulanan bazı enjeksiyon işlemleri ile kırışıklık oluşturan kaslar gevşetilmiş olur. İyileşme süreci birkaç ay sürer ve sürdürülebilir olması için belirli aralıklarla tekrarlanması gerekir. Enjeksiyon işleminde kullanılan bazı dolgu maddeleri kolajen oluşumunu da teşvik eder. Bu işlem yalnızca doktor gözetiminde gerçekleşebilir.
  • Mikrodermabrazyon: Bu prosedüre göre ciltteki bir tabaka, dönen bir fırçayla kaldırılır. Buna ek olarak cildin daha derin katmanlarında kolajen üretimini teşvik eder.

Hangi Cilt Tipi Çabuk Kırışır?

Bazı cilt tipleri diğerlerine kıyasla daha çabuk kırışır. Beyaz tenli ve ince derili ciltlerde kırışıklık ve yaşlanma belirtileri kendini daha çabuk belli eder. Bunun aksine kalın derili ve koyu tenli kişilerde ise kırışıklık ve yaşlanma belirtileri daha yavaş ve daha geç gerçekleşir.

Kırışıklığa İyi Gelen Şeyler Nelerdir? 

E vitamini, yüz masajı, doğal içerikli maskeler, nemlendiriciler, yaşlanma karşıtı kremler ve göz çevresi serumu kırışıklığa iyi gelebilir. Cildin neme doyurulması, kırışıklığın azalmasına destek olur. Cilt bakım rutininde kırışıklığa iyi gelen ürünlere yer vermek kırışıklık görünümü azaltarak daha canlı bir cilde kavuşmaya destek olur. Siz de ihtiyaçlarınız doğrultusunda kırışıklık karşıtı ürünleri rutininize dahil ederek kırışıklıklarla savaşabilirsiniz.